Psikolojik olarak kabullenme genellikle mevcut andaki düşünce, duygu ve davranış deneyimlerimizi ifade eder.
Öfkemizi, ani çıkışlarımızı, suçluluğumuzu, hüsranımızı, üzüntümüzü, kaygımızı, utancımızı, ani sertliğimizi, yansıtır topluma.
Bu tür kaygılar veya diğer olumsuz duygularımızı tanımak ve kabul etmek için ilk olarak bunların temel oluşumunda neler varlık gösteriyor bunları tanımalıyız
Kabullenme, yasanmışlığın deneyimin tecrübesiyle kabulü önemli ve anlamlı kılar, addedilen eylemlere katılmak için düşünceler, duygular, anılar ve fiziksel reaksiyonlar gibi içsel olaylarım yaşama ismini taşıyor diye biliiz..
Her şeyin istediğimiz gibi olmadığı zamanlarda kabullenmek zor olabilir, ancak bu süreç bizi büyüme ve öğrenme yoluna yönlendirebilir.
Bizi yarınlar için hamuru iyi yoğrulmuş,
Tuzu tam hakkıyla atılmış,
Kıvama gelmiş olgunlaşmış bir birey haline getirir,
Olanlara alışmak ve kabullenmek bazen zor olabilir çünkü değişim ve belirsizlik duygusal zorluklar yaratabilir. Ancak, kabullenme süreci, duygusal iyileşme ve iç huzur için önemlidir.